İzmir Büyükşehir Belediyesi grupları sivrisineklere yönelik uğraşını kış aylarında da sürdürüyor. Bilhassa Güneydoğu Asya kökenli Asya kaplan sivrisineğinin, bulduğu en küçük su birikintisinde dahi üreme potansiyeline sahip olması takımların çalışma alanını genişletti. 300 bin noktada bakteri ve parazit taşıyan bu istilacı cinse karşı 30 ilçede 380 işçiden oluşan 27 takımla 12 ay ilaçlama yapılıyor. 

İzmir Büyükşehir Belediyesi Etraf Müdafaa ve Denetim Dairesi Başkanlığı Etraf Muhafaza ve Denetim Şube Müdürlüğü Vektör Çaba Ünitesi grupları, global iklim krizi ve değişen yağış rejimi nedeniyle artan sivrisinek popülasyonuna karşı ağır bir gayret veriyor. Çalışmalar, ortalarında biyolog, kimyager, besin mühendisi, ziraat mühendisinin de bulunduğu 380 işçi ile 30 ilçede 27 grupla 12 ay boyunca aralıksız sürüyor. Hamam böceği, karasinek, fare, pirenin yanı sıra bilhassa istilacı bir cins olan ve kentlerdeki ömür şartlarına ahenk sağlayan Güneydoğu Asya kökenli Asya kaplan sivrisineğine (Aedesalbopictus) yönelik ekstra tedbirler alınıyor.

Asya kaplan sivrisineği ile ağır mücadele
İzmir Büyükşehir Belediyesi Etraf Muhafaza ve Denetim Şube Müdürlüğü Vektör Uğraş Ünitesi Saha Şefi Biyolog Hüseyin Turgut, kentte ilaçlama yaptıkları alanların değişen iklim şartlarıyla birlikte değerli ölçüde artış gösterdiğini söyledi. Geçen yıl 200 bin olan ilaçlama noktasının bu yıl 300 bine çıktığını anlatan Hüseyin Turgut, “Yağmur suyu biriken alanlar, dereler, mezarlık alanları, yağmur suyu kanalları, inşaat alanları üzere bölgeleri ilaçlıyoruz. İlaçlama yaptığımız alanların artmasının en büyük nedeni Asya kaplan sivrisineği. Memleketler arası ticaret nedeniyle ülkemize gelen bu çeşit, bulduğu bütün dingin sularda basitçe üreyebiliyor. Yeniden sistemsiz yağmurlar, gündüz de insanları ısıran ve kan emme sırasında bakteri ile parazit taşıyan aedes cinsine ilişkin tiplerin popülasyonunu arttırıyor. Biz bu alanları sistemli olarak ilaçlıyoruz” dedi. 

Faydalı önlemler
Turgut, yumurtalarını yalnızca suya değil nemli topraklara, çamurluk alanlara da bırakan ve uzun müddet kendilerini koruyabilen bu çeşide karşı yurttaşların alabileceği tedbirleri şöyle sıraladı: “Evlerin önlerine, bahçelere bırakılan kovalardaki sular, sivrisinekler için kıymetli üreme alanlarının başında geliyor. Yurttaşlardan ricamız, ya dışarıdaki kaplarda su bırakmasınlar ya da suları sık sık değiştirsinler. Çalışmalarda kullandığımız ilaçlar etrafa ziyan vermeyen, içme suyunda dahi kullanılabilen cinsten.”

En küçük su birikintisi sivrisinekler için üreme alanı
Vektör Çaba Ünitesinde misyonlu Burçkan Doruklu de “12 ay boyunca her gün periyodik olarak gerekli yerleri ilaçlıyoruz. Büyük alanlarda,  bina altlarında su kalan her yerde sivrisinekler üreyebiliyor. En büyük üreme noktaları sulu yerler. İzmir’de de su birikintilerinin olduğu çok fazla alan var” dedi. 

Su kovalarındaki büyük tehlike 
Vektör Uğraş Birimi’nden Kenan Yıldırım ise sık sık ilaçlama yaptıkları mezarlıkların da değerli üreme noktalarından olduğunu şu sözlerle anlattı: “Şu anda Örnekköy Mezarlığı’ndayız. Burada 32 bin mezar var. Hepsinin üstünde en az ikişer tane suluk var. Yaklaşık 64 bin suluk. Biz bunların her birini tek tek ilaçlıyoruz. Zira ilaçlama yapmadığımız vakit bu sulukların içerisindeki su, sivrisinek üremesine imkan sağlıyor. Bütün uğraşımız İzmirli yurttaşların daha sağlıklı ve konforlu bir hayat sürmesini sağlamak.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı